Japonların geleneksel içkisi sake, pirinç ve kaynak suyu içeren yaklaşık 2000 yıllık bir içkidir. Rakı ya da beyaz şaraba olan benzerliğinin yanı sıra hafif ekşimsi bir tada sahip olan sakenin alkol oranı genellikle %15 ila %20 arasındadır.
Şaraba olan benzerliğinin tersine şarap gibi yıllanmaz. Şişelendikten sonra 6 ay ya da 1 yıl içinde tüketilmesi gereken sakeler, şişe açıldıktan sonra da hızlıca tüketilmelidir. Alkol oranı düşük olan sakeler, bu yönleri ile rahat bir içim deneyimi sunar ve Japonlar tarafından hemen her yemek ile tüketilir.
Mayalama yöntemi ile yapılan fermente içki sınıfında yer alan sake, pirinç ve doğal kaynak suyu ile imal ediliyor. Sake yapımında kullanılan pirincin büyüklüğü, lezzet ve kalite için belirleyici bir unsurdur. Özel pirinç türleri, ham ve orijinal boyutlarının en az yarısına indiren, dış katman çıkarma işlemi ile hassas şekilde öğütülür. Öğütüldükten sonra geriye kalan kısım ne kadar az olursa, sakenin içimi ve kalitesi o doğrultuda yükselir.
Sake’nin Dikkat Çeken Servisi
Japon kültüründe önemli bir yere sahip olan sake, köklü tarihi ile yüz yıllar boyunca belirleyici bir rol oynamıştır. Pek çok Japon sofrasında kendine her daim yer bulan sake, servis ve sunumu ile fark yaratıyor.
Şiselendikten sonra zaman geçirmeden tüketilmesi gereken sakeler, servis şekli ile de Japon kültürünü tam anlamı ile yansıtır. Özen ile tasarlanmış, porselen şişelere konularak servis edilmesinin yanı sıra özel bardaklar da servislerin vazgeçilmez parçalarıdır. Kulpsuz kahve fincanları şeklinde tasarlanmış olan şık ve zarif sake bardakları, özellikle turistlerin büyük ilgi gösterdiği yerel öğeler. Kiriko adi ile bilinen bu geleneksel bardakların bulunamadığı durumlarda şarap kadehleri de kullanılabilir.
Sake; soğuk, sıcak ya da oda sıcaklığında içilebilir. Buz ilavesi ile servis edildiğinde sağladığı serinlik ile tadanların damağında yer ediniyor. Aperatif olarak sıklık ile tercih edilen sıcak sake, soğuk kış günlerinde bolca tercih edilir. Her hali ile hangi mevsim olursa olsun, yolu Japonya’ya düşenlerin, denemeden dönmediği bir içki olarak kabul ediliyor.