1-“Genç şaraptansa yıllanmış şarap her zaman daha iyidir.”
Bu durum şarabın yıllanma potansiyeline göre değişiklik gösterir. Genellikle asiditesi güçlü şaraplar yıllandıkça sahip oldukları aromalar değişiklik gösterir. Fakat genç tüketime daha yatkın şaraplar yıllandıkça tazeliğini yitirir.
2-“Her şarap %11-%15 alkol oranına sahiptir.”
Bilinenin aksine kadehdeki şaraplar ortalama %7 alkol oranına sahip olabilirken, köpüklü şaraplarda ise bu durum %14 oranına kadar yükselebilir.
3-“Çevir-aç kapağa sahip şişeler kalitesizdir.”
Mantar tıpalar her ne kadar Avrupa şarapçılığında önemli bir yere sahip olsa da bu tıpa türü şaraplarda bazı kusurlara yol açabilmektedir. Bu kusurlar da şarap üreticilerini çevir-aç kapakları kullanmaya itmiştir. Bu sebepten aslında bir sorunu ortadan kaldırmak için üretilen bu kapak türü kalitesiz şarap göstergesi değildir.
4-“Her şarap %11-%15 alkol oranına sahiptir.”
Bilinenin aksine kadehdeki şaraplar ortalama %7 alkol oranına sahip olabilirken, köpüklü şaraplarda ise bu durum %14 oranına kadar yükselebilir.
5-“Tüm şaraplar içilmeden önce havalandırılmalıdır.”
Tüm şaraplar, bilinenin aksine havalandırılmaya ihtiyaç duymaz. Genç yapıda şaraplar yumuşak tanenlere sahiptir. Ve bu tür şarapları havalandırmaya gerek yoktur. Ancak gövdeli, güçlü şaraplar, keskin tanenlere sahip olup tüketilmeden önce oksijenle temas etmesi, aromaların açığa çıkması ve tanenlerinin yumuşaması gerekmektedir.
6-“Şarap tatlının yanında tüketilmez.”
Bu önyargının asıl sebebi yanlış eşleşme yapmaktır. Tatlılarla eşleşen sek şarabın damakta bıraktığı aromalar keyif vermezken, tatlı şarapların kendi gibi tatlı yiyeceklerle tercih edilmesi oldukça iyi bir uyum yaratır.
7-“Kırmızı şarap sadece oda sıcaklığında tüketilir”
Yanlış. Kırmızı şarabın sahip olduğu tanenler 20 derecenin üzerindeki bir sıcaklıkta eriyecek ve ortaya kekremsi bir tat çıkaracaktır. İnce kabuklu üzümlerden yapılan şarapları maksimum 15-18 derece arası; kalın kabuklu üzümlerden yapılan şarapları ise 18-20 derece arasında servis etmek gereklidir.
8-“Tortuya sahip olan şaraplar bozuktur.”
Bir diğer yanlış bilgi ise şarabın yıllar geçtikçe bıraktığı tortuyu bozulma olarak adlandırılmasıdır. Şarap üretilirken kullanılan doğal mayaların geçtiği filtreleme işlemleri vardır. Şarap yıl aldıkça da normal olarak tortularını bırakır.
9-“Beyaz şarap soğuk, buz gibi tüketilmelidir.”
Hayır. Beyaz şarapların kendine has özelliklerinden biri de sahip oldukları minerallerdir. Bu mineralite damakta hafif tuzu andıran bir tat bırakır. Eğer beyaz şarabınızı buz gibi tüketmeyi tercih ederseniz mineralitesi ve meyvemi aromaları maskelenecektir. Tercihen 12-15 derecelerde tüketilmesi önerilmektedir.
10-“Mantarı koklama yöntemi ile şarabın bozuk olup olmadığını anlayabiliriz.”
Bu bilginin doğruluğu ancak şarap bariz bir şekilde bozulmuşsa anlayabiliriz. Fakat mantarı koklamak hiçbir zaman yeterli olmayacaktır. En iyisi bir sommeilerin (şarap ve içecek profesyoneli) şarabı tatması ve karar vermesi olacaktır.
11-“Tüm meyvelerden şarap yapılır.”
Bir diğer yanlış bilgi ise tüm meyvelerden şarap yapılabileceği düşüncesidir. Çünkü Türk Gıda Kodeksi Şarap Tebliğinde şarap şu şekilde tanımlanmıştır: ‘Parçalanmış veya parçalanmamış yaş üzümün veya üzüm şırasının, kısmen veya tamamen alkol fermantasyonu ile elde edilen, coğrafi işaret ya da köken ismi tescili yapılmış ya da yapılmamış ürünü.’ Bu sebepten kökeni üzüm olan bir alkol türü için herhangi bir meyve kullanılarak üretilmesi söz konusu olmaz. Üretilse bile direkt şarap olarak adlandırılamaz. Meyve ile üretildiği taktirde “meyve şarabı” olarak adlandırılması en doğru olanıdır.
