Bugün sizlerle, sade ama sofistike yapısıyla klasik kokteyller arasında önemli bir yere sahip olan Daiquiri’yi inceleyeceğiz. Özellikle sıcak havalarda tercih edilen bu kokteylin tarihi ve tat profili oldukça ilgi çekici. O zaman göz atmaya başlayalım:
Tarihçesi
Adını Küba’nın doğusundaki “Daiquirí” adlı bir maden kasabasından alan bu kokteylin hikayesi Amerikalı mühendis Jennings Cox’un savaş sırasında çalıştığı barda başlamaktadır. Jennings bir gün misafirleri için rom, lime ve şeker içeren basit bir karışım hazırlar. Bu karışıma bir isim verilme vakti geldiğinde ise bulunduğu yerin adı olan Daiquirí’yi seçer. İlk zamanlarda içki, karışım olarak değil doğrudan bardağa konularak hazırlanmış, daha sonrasında ise shaker ile çalkalanarak servis edilmeye başlanmıştır. 1909’da ABD Donanması’ndan Tıbbi Görevli Lucius Johnson, içkiyi Küba’da tadar ve tarifini ABD’ye taşımıştır. Bu sayede kokteyl popülerlik kazanmıştır.


Tat Profili
İçinde bulundurduğu beyaz rom ve şeker şurubu kokteyle hafif tatlılık verirken, taze lime suyu ise ekşi notalarıyla lezzeti dengelemektedir. Tatlı ekşi uyumunu yakalayan bu kokteyl ne çok ağır ne de çok hafiftir. Bu sebepten sıcak yaz aylarında tüketmek ferahlatıcı ve keyifli olacaktır.
Tarifi
5 cl beyaz rom
2,5 cl taze lime suyu
1,5 cl şeker şurubu
Buz
Tüm malzemeleri bir shaker içine almakla başlayın. Ardından bolca buz ekleyin ve çalkalayın. Soğutulmuş kokteyl bardağına süzün. İsteğe bağlı olarak lime dilimiyle süsledikten sonra kokteyliniz artık hazır!