Havana Club ile ilk tanışmam 80’li yıllarda başlar. O zamanlar bırakın Türkiye’de önemli yabancı havalimanlarındaki mağazalarda bile bu markayı bulmak adeta imkansızdı. Ancak Londra, Barcelona, Paris vb.gibi büyük metropollerin sadece önemli otellerinin barlarında kısıtlı da olsa Havana Club’ları bulabilirdiniz.
HAVANA CLUB’IN GEÇMİŞİ
Kaliteli rom içmeyi sevenlerin markası olan Havana Club’ların geçmişi çok eskilere dayanır. Kristof Kolomb’un 1493’deki ikinci Karayipler seferinde Kanarya Adalarından Küba’ya getirip diktirdiği şeker kamışları yöre ikliminin çok elverişli olması nedeniyle, kısa bir süre sonra rom yapımında kullanılacak dünyanın en iyi şeker alkolünü üretir olmuştu. İspanyol ve Kübalıların puroyla birlikte hayatlarının vazgeçilmez bir parçası olacak bu yeni içkiye 1878’de Havana Club ismi verilmişti. Şeker kamışından üretilen rom Küba’nın ekonomik ve sosyal yaşamıyla o kadar yakından ilişkilidir ki onlar romu ulusal bayrakları kadar severler.
Küba’da rom sadece tek bir hammaddeden o da yüksek aroma ve şeker içeren taze şeker kamışı melasından yapılır.
Bu içki tartışmasız dünyanın en iyi konyaklarına eşdeğerdir. Ünlü puro dergisi ‘Cigar Aficionado’ 1999 yılında yaptığı bir tadım sonrası Gran Reserva’ya harikulade, Havana Club 3 ve 5 yıllıklara ise çok güzel değerlendirmesi yapmıştı.
Havana’nın Ernest Hemingway ile meşhur olan ‘‘La Bodeguita’’ isimli barının bugün de en aranılan içkisi olan ünlü ‘mojito’ kokteylinin hazırlanmasında yıllardır kullanılan klasik rom Havana Club Silver Dry’dır. Bu kokteylin kolay ve doğru tarifi şişelerin etiketinde yazılıdır. Küba’ya giderseniz bizim rom dediğimiz şeker kamışı mucizesi bu içkiye onların ‘‘ron’’ dediğini unutmayın. Evet bu benzersiz romları ister purolu, ister purosuz denemek için Atatürk Havalimanı’ndan almayı unutmayın.
Kaynak; İbrahim Bilik – Hürriyet